Adıyaman Belediyesi İtfaiye Müdürü Ahmet Çelik, yangın, karbonmonoksiz zehirlenmesi gibi can kayıplarına neden olan olaylarda ihmal edilen konular hakkında bilgiler verdi.
Çelik,
yaptığı açıklamada, yangın, kaza, sel, deprem gibi afetlerde hayatın gerçekleri
olduğunu belirterek, olumsuzluklara karşı itfaiye teşkilatlarının tüm
Türkiye'de olduğu gibi Adıyaman'da da 24 saat hizmet verdiğini söyledi.
Alınacak bazı tedbirlerle yaşanan olumsuz olaylarda can ve mal kaybının önüne geçilebileceğini vurgulayan Çelik, Bir takım tedbirlerle hareket etmesi gerekiyor. Kış aylarında kamu spotları yapılarak ne şekilde yangınlara ve diğer olaylara maruz kalmayacaklarına dair ikazlarda bulunduk. Sobaların ne şekilde yakmaları gerektiğini işte doğal gaz kullanan vatandaşlarımızın doğal gazı en verimli şekilde tehlikesiz şekilde ne şekilde kullanacaklarına dair uyarılarda bulunduk. Tabi artık kış mevsimi bitiyor ama tehlikeli sezon hala bitmiş değil. Çünkü bahar ve kış geçişleri şiddetli rüzgarların, şiddetli yağışların yaşanabileceği sezonlardır yine hala sobalarımız kurulu havalar soğuk halkımızı yine bu anlamda uyarmak istiyoruz. Sobalarını düzgün bir şekilde kullansınlar baca bakımlarını özellikle şu mevsimde kesinlikle bir daha yapsınlar soba temizliklerini bir daha yapsınlar doğal gaz kullanan vatandaşlarımızda kombilerin kullanımını veya merkezi sistemse diğer doğal gaz yakan ve diğer ısıtıcı araçların bakımlarını yapsınlar baca bakımlarını yaptıkları taktirde inşallah olayların yaşanmasını önleyelim diye konuştu.
-"PİKNİKÇİLER KURALLARA UYMALI"
Havaların
önümüzdeki günlerde ısınmaya başlamasıyla birlikte piknik sezonunun açılacağına
dikkati çeken Ahmet Çelik, orman yangınlarının önemli bir kısmının bu tür
etkinlikler nedeniyle çıktığının altını çizdi.
Piknikçilerin kurallara uyması gerektiğini ifade eden Çelik, Lütfen mesire alanlarına giden piknik amaçlı ormanlık alanlara ağaçlık alanlara giden vatandaşlarımızın kurallara uygun bir şekilde davransınlar ki akciğerimiz olan ormanlarımız, ağaçlarımız, mesire alanlarımız imha olmasın, yok olmasın. Bunun içinde öncelikle ateş yakacakları bölgeler zaten mesire alanların çoğunda belirlenmiş yerlerin dışına çıkmasınlar veya tedbir aldıktan sonra yaksınlar ve kesinlikle ateşlerini söndürmeden bulundukları noktadan ayrılmamalarını bunu özellikle tavsiye ediyoruz. Ufacık bir kıvılcım bakıyorsun ormanı yok edebiliyor. En ufak kıvılcım kalmadığından emin oluncaya kadar o ateşin söndüğünden emin olup o şekilde yarılmalarını kendilerine tavsiye ediyoruz. diye konuştu.
-"MANGAL ATEŞİ ISINMA ARACI DEĞİLDİR"
Özellikle
ülkemizde yapılan önemli yanlışlardan biri olan mangal ateşiyle ısınma konusuna
da değinen Çelik, kapalı alanda kömürle ısınmanın çok tehlikeli olduğunu
belirtti.
Bu tür olayların kış aylarında sıklıkla yapıldığını kaydeden Çelik, Sık sık
başımıza gelen soba zehirlenmeleri zaten daha öncede belirttiğimiz hususlara
riayet etmeleri gerekiyor. Soba yakma tekniği hala tam olarak bilinmiyor. Bu kadar
uyarılara rağmen hala tam bilinmiyor. Mangal kullanma kültürü büyük ölçüde terk
edilmiş olsa bile spontane yer yer hala kullanıldığını görüyoruz. İçeride
kesinlikle mangal ısınma aracı değildir. Kömür közü ısınma aracı değildir. Odun
közü ısınma aracı değildir. Vatandaşlarımız bu konuda uyanık olmaları
gerekiyor. İnşallah bu tavsiyelere uydukları takdirde daha tehlikesiz daha
güvenli bir hayat yaşama şansımız olur. Şeklinde konuştu.
-"HANE
YANGINLARINDA ÇOCUKLARA DİKKAT"
Yapılan
çalışmalarda ikametlerde çıkan yangınların çocukların ateşli araçlarla
oynamasından kaynaklandığına dikkati çeken Çelik, çocukların ateşli araçlarla
başbaşa bırakılmaması gerektiğini vurguladı.
Ateşli ve
yanıcı eşyaların çocukların ulaşamayacağı bir yerde muhafaza edilmesi gerektiğinin
altını çizen Ahmet Çelik, şöyle devam etti:
Çocukları yine ateşle baş başa bırakmamayı özellikle vurguluyorum ellerinde kibrit olan çakmak olan veya ateş yakacak herhan gibi bir cismin çocuklara yakın olmaması gerekiyor veya çocukların bu şeylerle baş başa bırakılmaları anneleri tarafından uzaklaşılmaması gerekiyor. Çünkü istatistiklerde gösteriyor ki özellikle hane yangınların büyük çoğunluğu çocuk kaynaklı çocuklar bilinçsizler çocuklar masunlar olayın bu şekilde onu oyun zannederek onla oynaya biliyorlar işte yanan bir tüpü kağıtla tutuşturup onu da ortama atarak koca bir evin hatta koca bir binanın yok olmasına sebebiyet verebiliyorlar. Onun için elektrikli ısıtıcılar gibi çocukların oynayabileceği soba varken çocukları evde yalnız bırakmak çocukların ulaşabileceği gibi çakmak, kibrit v.s bırakıp annelerin çocukları evde yalnız bırakıp uzaklaşmaları annenlerin hayati bir hatadır bu konuda anneleri uyarıyoruz.
-"İNŞAATLARDA
DA KURALLARA UYULMALI"
İtfaiyelerin
tek işinin yangın olmadığını anlatan Çelik, itfaiye ekiplerinin birçok olaya
müdahale edebilecek eğitim ve ekipmana sahip olduğunu söyledi.
İstanbulda çöken binada olaya ilk müdaha edenlerin itfaiye ekipleri olduğunu
belirten Çelik, Allah korusun İstanbul'daki gördüğünüz gibi bina yıkılmasında
itfaiye bu tür hadiselerde müdahale eden bir birim olduğundan dolayı
vatandaşlarımızın bu konuda da dikkatli olmaları gerekiyor. Devletin koymuş
olduğu kurallar kesinlikle bizim aleyhimize olmuş kurallar değil. Bizim güvenli
bir şekilde yaşamımızı idame ettirmemiz için bir yere 5 kat izin verilmişse onu
bir şekilde 8 kat, 10 kata çıkartmak maalesef bu tür hadiselere sebebiyet
verebiliyor. diye konuştu.
-"ELEKTRİK
ŞEBEKELERİ KONTROL EDİLMELİ"
"Asansörlerimizi kontrol ettirmemiz gerekiyor asansör bakımlarımızı yaptırmamı elektrik şebekelerimizi yine kontrol ettirmemiz gerekiyor. Çünkü yine istatistik bilgisine işyeri yangınların büyük çoğunluğu düzenli olmayan elektrik şebekelerinden kaynaklanmakta onun için elektrik şebekelerinin standartlara uygun bir şekilde yapılmasını sizin aracılığınızla tavsiye ediyoruz. Tabi kurduğumuz kurallar var özellikle işyerleri gerekli yangın tedbirleri almaları gerekiyor. Hele hele toplu otel gibi düğün salonu gibi bir çok insanın aynı anda bulunduğu mekanların bizim koymuş olduğumuz itfaiye yönetmenliğinin yangından korunma yönetmenliğinin kurallara tedbirlerini alırlarsa inşallah bu tür hadiseleri yaşamayız.